KİTABU’L-CENAİZ VE’T-TEMENNİU’L-MEVT
القميص
في الكفن
40- Gömleğin Kefen
Olarak Kullanılması
حدثنا عمرو
بن علي قال
حدثنا يحيى
قال حدثنا عبيد
الله قال
حدثني نافع عن
عبد الله بن
عمر قال لما
مات عبد الله
بن أبي جاء
ابنه إلى النبي
صلى الله عليه
وسلم فقال
أعطني قميصك
حتى أكفنه فيه
وصل عليه
واستغفر له
فأعطاه قميصه
ثم قال إذا
فرغتم
فآذنوني أصلي
عليه فجذبه
عمر وقال قد نهاك
الله أن تصلي
على
المنافقين
فقال أنا بين
خيرتين قال
استغفر لهم أو
لا تستغفر لهم
فصلى عليه
فأنزل الله {
ولا تصل على
أحد منهم مات
أبدا ولا تقم
على قبره }
فترك الصلاة
عليهم
[-: 2038 :-] Abdullah b. Ömer
anlatıyor: Abdullah b. Ubey ölünce oğlu Abdullah, Resulullah (sallallahu aleyhi
ve sellem)'e geldi ve: ''Gömleğini bana verseniz de babamı onunla kefenlesem,
siz de onun cenaze namazını kılsanız ve onun için istiğfar etseniz?'' dedi.
Bunun üzerine Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem) gömleğini ona verdi ve:
"Kefenleyip
hazırladığmızda haber verin, namazını kıldırayım'' buyurdu. Bunun üzerine Ömer,
Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in elbisesini çekerek: ''Allah, Teala
münafıkların namazını kılmayı size yasakladı'' diye çıkıştı. Resulullah
(sallallahu aleyhi ve sellem) de:
''Ben, kılıp kılmamakta
serbestim; Allah «Onlara ister istiğfar et, istersen etme[Tevbe 80]»
buyuruyor" diye cevap verdi. Abdullah b. Ubey'in cenaze namazını kıldı. Bu
olay üzerine Allah şu ayeti indirdi.
"Ey Nebi! O münafıklardan ölen kimsenin asla namazını kılma! Mezarı
başında da durma sakınl"[Tevbe 84] Bundan sonra Resulullah (sallallahu
aleyhi ve sellem) münafıkların cenaze namazını kıldırmayı terk etti.
Hadis 1ıı60 da
gelecek. - Mücteba: 4/36; Tuhfe: 8139.
Diğer tahric: Buhari
1269, 4670, 4672, 5796; Müslim 2400, 2774/3, 4; İbn Mace 1523; Tirmizi 3098;
Ahmed b. Hanbel 3680; İbn Hibban 3170.
أنبأ عبد
الجبار بن
العلاء بن عبد
الجبار عن
سفيان عن عمرو
سمع جابرا يقول
أتى النبي صلى
الله عليه
وسلم قبر عبد
الله بن أبي
وقد وضع في
حفرته فوقف
فأمر به فأخرج
فوضعه على
ركبتيه
وألبسه قميصه
ونفث عليه من ريقه
فالله أعلم
[-: 2039 :-] Cabir anlatıyor: Nebi
(sallallahu aleyhi ve sellem), Abdullah b. Ubey'in kabrine gitti. ibn Ubey
kabrine konmuştu. Başında durdu. Kabirden çıkarılmasını emredince kabirden
çıkarıldı ve Allah Resulü (sallallahu aleyhi ve sellem) onu dizleri üzerine
koyarak ona gömleğini giydirdi, tükrüğünden ona üfledi. Allah en doğrusunu
bilir.
Hadis 2157, 2158 ve
9586 da gelecek. - Mücteba: 4/37; Tuhfe:
2531.
Diğer tahric: Buhari
1270, 1350,3008,5795; Müslim 2773; Ahmed b. Hanbel 15075; İbn Hibban 3174.
أنبأ عبد
الله بن محمد
بن عبد الرحمن
أخو الزهري
البغوي قال
ثنا سفيان عن
عمرو قال سمعت
جابرا يقول
كان العباس
بالمدينة
فطلب الأنصار
ثوبا يكسونه
فلم يجدوا
قميصا يصلح
عليه إلا قميص
عبد الله بن
أبي فكسوه
إياه
[-: 2040 :-] Cabir anlatıyor: Abbas
(vefat ettiğinde) Medinede'ydi. Ensar onu giydirmek için elbise istedi. Abdullah
b. Ubey'in elbisesinden başka ona uyan elbise bulamadılar. Bunun üzerine bu
elbiseyi ona giydirdiler.
Mücteba: 4/38 ; Tuhfe:
2531 .
أنبأ عبيد
الله بن سعيد
قال حدثنا
يحيى عن الأعمش
وأنبا
إسماعيل بن
مسعود قال ثنا
يحيى بن سعيد
القطان قال
سمعت الأعمش
قال سمعت
شقيقا قال
حدثنا خباب
قال هاجرنا مع
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم نبتغي
وجه الله
تعالى فوجب
أجرنا على
الله فمنا من
مات لم يأكل
من أجره شيئا
منهم مصعب بن
عمير قتل يوم
أحد فلم نجد
شيئا نكفنه
فيه إلا نمرة
كنا إذا غطينا
رأسه خرجت
رجلاه وإذا
غطينا بها
رجليه خرج
رأسه فأمرنا
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم أن نغطي
بها رأسه
ونجعل على
رجليه إذخرا
ومنا من أينعت
له ثمرته فهو
يهد بها اللفظ
لإسماعيل
[-: 2041 :-] Habbab anlatıyor: Nebi
(sallallahu aleyhi ve sellem) ile birlikte Allah rızasını elde etmek amacıyla
hicret ettik. Ecrimizi vermek artık Allah'a kaldı, içimizden kimileri ecrinden
bir şey yemeksizin öldü. Mus'ab b. Umeyr bunlardan biriydi. Uhud savaşında
şehit edildi. Onu kefenlemek için bir kaftandan başka bir şey bulamadık.
Bununla başını örtsek ayakları açıkta kalıyor, ayaklarını örtsek başı açıkta
kalıyordu. Resulullah ((sallallahu aleyhi ve sellem) bize onun başını örtmemizi
ve ayaklarına da izhir otu koymamızı emretti. Hicret edenler arasında böyle
kimseler olduğu gibi, hicretin meyvesini elde edenler de vardır. Hadisin metni İsmaıl'e aittir.
Mücteba: 4/38 ; Tuhfe:
3514.
Diğer tahric: Buhari
1276, 3897, 3913, 3914, 4047, 4082, 6432, 6448; Müslim 940; Ebu Davud 2876,
3155; Tirmizi 3853; Ahmed b. Hanbel 21058; İbn Hibban 7019.